# Bilgi Formu
Diyabet nedir?
Kandaki glikoz miktarının artması, vücudun bunu kontrol edememesi halk arasında şeker hastalığı olarak tanımlanmaktadır. Vücutta tüm hücrelerin enerjisini karşılayan şekerin kanda normalden fazla yada az bulunması tüm organların işleyişini bozmaktadır. Kanda gereğinden fazla bulunan şeker tıpkı zehir gibi tüm vücuda zarar verip şeker hastalığına neden olmaktadır.
Şeker hastalığı başlangıç aşamasında kontrol altına alınıp tedavi edilmediğinde Tip2 Diyabet dediğimiz ileri derece şeker hastalığı ortaya çıkmaktadır. Tedavi edilmeyen tip2 diyabet hastalığı kalp krizi, inme (felç), uyku apnesi, aşırı kilo, eklem hastalıkları, böbrek yetmezliği gibi diyaliz makinesine bağlı yaşama kadar sürükleyebilen hayati risk taşıyan bir hastalıktır.
Metabolik Cerrahi ile birbiriyle bağlantılı olan tüm bu hastalık ve risklerin tamamen ya da kısmen Transit Bipartisyon ile ortadan kaldırılması mümkündür.
Hastanın yaşam kalitesini tamamen arttıran Transit Bipartisyon yani Şeker hastalığı ameliyatı kolay olmayan, ileri teknoloji ürünü bir ameliyat olması sebebiyle de maliyetli bir ameliyattır.
Sadece Tip2 Diyabet hastalarına uygulanabilen Transit Bipartisyon doğru hasta seçimiyle başarı oranı çok yüksek olan bir ameliyattır.
Hastalığa ne zamandır sahip olunduğu, hastanın yaşı, kilosu, kullanılan ilaç, insülin dozu, kandaki şeker seviyesi doğru hasta seçiminde belirleyici kriterlerdir.
Transit Bipartisyon, metabolik sendromu düzenlemek ve kilo vermeye yardımcı olmak için yapılan bu cerrahi işlem restriktif (kısıtlayıcı) ve malabsorptif (emilimi engelleyici) bir etki mekanizmasına sahiptir. Transit Bipartisyon ameliyatında ince barsağın başladığı ve bittiği yerin değiştirilerek GLP1 hormonu salgılanması arttırılarak buna bağlı insülin üretimi artışı olmakta kandaki glikozun hücrelere ulaşım oranı artmaktadır. Midenin açlık hormonu salgılayan bölümü de alındığı için diyabet için en büyük etkenlerden olan açlık hisside köreltilmiş olur.
Transit Bipartisyon, diğer tüp mide ameliyatlarından farklıdır çünkü sadece mide küçültülmez aynı zamanda bağırsak da düzenlenir. Bu yüzden sindirim sorunu yaşamazsınız. Kalori alımı sınırlanır ve gastrik boşaltım süreci düzenlenir. Sindirim sistemindeki hiçbir kısım ortadan kaldırılmaz. Gıda emilimine zarar vermeyecek şekilde yapılan değişiklikler sayesinde hiçbir şekilde vitamin veya mineral eksikliği riski yoktur.
Transit Bipartisyon’un Diğer Avantajları ise,
– Düşük intragastrik basınç ve buna bağlı tüp mide kaçaklarının engellenmesi
– Tüm sindirim sisteminden yiyecek geçişi ve emilimin sağlanması
– Endoskopik olarak sindirim siteminin her yerine ulaşılabilmesi
– Oniki parmak bağırsağı ve safra kanallarına ERCP eşliğinde ulaşım yapılabilmesi
– Mide antrum, pilor ve oniki parmak bağırsağının korunmasına bağlı vitamin, mineral, demir ve kalsiyum takviyesine ihtiyaç duyulmaması Transit Bipartisyon sonrası kazanılan faydalardır.
Transit Bipartisyon ameliyatı hem obezite hem de diyabet hastalığına çözüm olabilen kilo kaybının da hedeflendiği bir ameliyat olduğu için vücut kitle indeksinin (VKİ) belirli bir oranın üzerinde olması istenir.
Transit Bipartisyon ameliyatı sonrası hastaların %90’ında net başarı %10’unda ise kullanması gereken insülin dozlarında %90 azalma görülmektedir. Kan şekeri, kolesterol, trigliserid seviyeleri, tansiyon yüksekliği, kilo fazlalığı, karaciğer yağlanması, göz, böbrek hastalıkları ve ayak yaraları gibi sorunlarda kalıcı sonuçlar ile yaşam kalitesinde artış gözlenmektedir.
Tüm bu etkenleri de göz önünde bulundurarak güvenli bir şekilde transit bipartisyon ameliyatına karar verebilirsiniz.