# Bilgi Formu

    Duodenal Switch olarak bilinen ameliyat yöntemi, hem sleeve gastrektomi de olduğu gibi midenin yaklaşık %75-80 nin alındığı hem de gastrik by-pass da ki gibi mide-bağırsak arasındaki yollarda değişiklikler yapılarak gerçekleştirilen operasyondur.Önce, midenin yaklaşık %80’inin çıkarılıp kalanının ince bir tüp haline getirildiği bir sleeve gastrektomi uygulanır. Sonuç olarak, 1.5-2 L hacme sahip mide yaklaşık 120 ml hacimli ince ve uzun bir tüp şeklini alır. Ameliyattaki bu kısım artık geri alınamaz bir cerrahi işlemdir.Tüketilen gıdalar normalde sleeve gastrektomi sonrası tüp şeklinde kalan mideden ince bağırsağın başlangıç ​​bölümüne gitmesi gerekirken ince bağırsağın alt kısmına yönlendirilir ve buradan da kolona giderler. Bu sleeve gastrektomi sonrası ince bağırsağın ayırılan kısa kısmıdır. İnce bağırsağın daha uzun kısmından oluşan diğer yol ise safra ve diğer sindirim enzimlerinin gıdalarla karıştığı ve emilime yol açtığı, uzunluğu 250 cm’e düşürülen kısımdır. Sonuç olarak mide hacmi çok küçük kaldığı için hasta daha az yiyerek doygunluk hissine ulaşır ve besinlerin ince bağırsaktaki yolları kısaltıldığından daha az emildikleri için besinlerden vücuda kalan kalori miktarı daha az olur. Aşırı kilolara bağlı diyabet, hipertansiyon ve yüksek kolesterol hastalıkların tedavisinde etkili bir yöntemdir. Yağ emilimini azaltan bir uygulama olduğundan yağlı yiyecekler tüketen hastalarda etkin bir ameliyattır. Obezite cerrahisinde en fazla kilo vermeyi sağlayan ameliyat yöntemleri arasında olmasına karşın, ameliyat ve sonrasındaki komplikasyonların fazlalığına bağlı çok sık kullanılmamaktadır. Bu ameliyat sonrası, kötü kokulu kronik ishal ve yağ emilimi azalmasına bağlı vitamin ve protein eksiklikleri sık görülür.

    Bir diğer avantajı ise, duodenal Switch cerrahisinin, yüksek tansiyon obstrüktif uyku apnesi ve yüksek kolesterol gibi obezite ile ilişkili sağlık problemlerini çözmede iyi olmasıdır. Ameliyat yaklaşık 2 saat sürmektedir. Bu durum anatomik yapınıza ve cerrahi geçmişinize göre değişiklik gösterebilmektedir. Aksi bir durum olmadığı sürece kapalı (laparoskopik) gerçekleşen, hastanın yatış süresinin 2-3 günü geçmediği hızlı iyileşme sürecinin olup hastaların az ağrı yaşadığı bir ameliyat sonrası dönem görülmektedir.Nadirde olsa komplikasyonları arasında insizyonel ağrı, enfeksiyon ve sarkmalar görülmektedir.

    Duodenal Switch cerrahisinin avantajları;

    – %90 kilo kaybı

    – Tip 2 diabet hastalarında kesin çözüm

    – Morbid obez hastaları için iyi bir yöntem

    – %5-10 yeniden kilo alma riski oranı

    – Dumping sendromu yok

    – Normal ülser riski

    – Bozulmamış pilor (mide boşalması üzerindeki kontrolü sağlar)

    – Kör gastrik kalıntı yok

    Duodenal Switch cerrahisinin dezavantajları;

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında daha zor bir teknik

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında daha uzun ameliyat süresi

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında daha pahalı bir cerrahi yöntem

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında vitamin ve protein eksikleri daha sık görülür

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında kalsiyum ve mikro besin eksikleri daha sık görülür

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında Gİ şikayetleri fazladır (gaz ve ishal gibi) Günlük vitamin ve mineral eksiklerini rejiminize çok bağlı kalarak en aza indirgeyebilirsiniz.

      Loop Duodenal Switch (SADİ-S)

    Ameliyatın ilk aşaması tüp mide ameliyatında olduğu gibi midenin % 75-80’inin çıkarılmasıdır. Bu bölüm, gıda alımını kısıtlayan etkiyi oluşturur ve aynı zamanda Ghrelin (açlık hormone) salgısının azalmasını sağlar. İkinci aşamada mide çıkışındaki pylor adı verilen halka şeklindeki kas tabakasının birkaç cm ilerisinden ve safra-pankreas sıvılarının döküldüğü yerin biraz gerisinden oniki parmak barsağı kesilir. Mide çıkışı ince barsak-kalın barsak bileşkesinden itibaren geriye doğru 250-300 cm mesafedeki ince bağırsakla ağızlaştırılır. Yani, safra ve diğer sindirim enzimlerinin gıdalarla karıştığı ve emilime yol açtığı bağırsak uzunluğu 250 – 300 cm’e düşürülür. Böylece gıdalardaki yağlar ve kalorinin emilim miktarı azaltır. Aynı zamanda besinlerin ince bağırsağın daha aşağı bir bölgesi ile direk temas etmesi kas dokusundaki insulin direncini çok azaltarak uzun dönemli kalıcı Tip 2 diyabet tedavisine olanak sağlar.Duodenal Switch in farklı bir versiyonu olan bir ameliyat türüdür. Duodenal Switch gibi hem kısıtlayıcı hem de emilim bozucu ameliyattır. Tek farkı ise, duodenal Switch de çift anastamoz hattı varken SADİ-s de ise tek anastamoz hattı vardır.Duodenal Switch ameliyatının basitleştirilmiş hali SADİ-s ameliyatıdır. Duodenal Switch ameliyatında safra için eklenen ikinci yol SADİ-s ameliyatında bulunmamaktadır. SADİ-s de mide tüp haline getirildikten sonra mide çıkışı pilordan sonra duodenum ayrılır ve inçe bağırsağın son 250 cm lik kısmı kesilmeden buraya bağlanır. Tek anastamoz demek daha basit ve daha az riskli SADİ-s ameliyatı demektir.

    SADİ-S Ameliyatının Avantajları;

    – Diyabet, hiperlipidemi, uyku apnesi ve hipertansiyon gibi obeziteye eşlik eden hastalıkları kontrol altına alır.

    – Duodenalswitchameliyatlarından farkı tek bir anastomoz ile uygulanmasıdır.

    – Pilor korunduğu için damping sendromu görülmez.

    – Pilor korunduğu için diğer ameliyatlara göre diyet daha iyi tolere edilir.

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemlerin sahip olduğu tüm avantajlara sahiptir.

    – Dumping sendromu yok

    – Artan ülser riski yok

    – İç fıtık görülme olasılığı düşük

    – Teknik olarak BPD/DS den basittir

    – Ameliyat süresi daha kısadır

    – Tek anastamoz hattına sahiptir

    – Diğer bariatrik ve metabolik cerrahi yöntemler ile kıyaslandığında daha az vitamin eksikliği ve protein eksikliği

    – Süper morbid obezlerde by-passtan daha iyi bir yöntem

    – Daha az Ghrelin etkisi

    – Daha az safra reflüsü

    DEZAVANTAJLAR NELERDİR ?

    – Hastalar hayatı boyunca vitamin takviyeleri (A, D, E, K ve mineraller) almak gerekebilir.

    – Sık sık kontrol ve takipgereklirir.

    – Safra kesesinde şişkinlik olabilir ve safra kesesinde taş gelişimi riski normalden daha fazladır.

    – Cerrahi riskler diğer obezite teknikleri ile benzerdir. (bağırsak delinmesi, anastomoz kaçağı, enfeksiyon, apse, venöztromboz ve pulmoneremboli veya uzun vadede bağırsak tıkanıklığı gibi).

     

     

    ismail-ozsan-yorum
    telefon
    whatsapp
    facebook
    instagram